5 Ekim 2009 Pazartesi

korneyama kum doldurdum atmaya yürek gerek

cumartesi akşam gözlüğümün sapının kırılması hayatımı alt üst etti bi süre. sanki okuduğum kitabın arasına kitap ayracını koyup araverdiğim gibi hayata ara verdim biraz.
uzun uzun anlatmaya dermanım yok blog, oyyy... optik, göz doktoru vs uğraştım biraz. bu arada cem yılmaz'ın hokkabazda canlandırdığı karakter gibi gözleri çizdirip yeni bi hayata koşma arzum hep var olduğu için dr.a gitmişken bi kez daha şansımı deniyim dedim. tabi konunun evveliyatı var burada daha önce zikretmediğim: ay öf lafı uzatacak dermanım yok gerçekten ama başladık anlatmaya: daha evvel 2 farklı göz merkezinde korneamın ince olduğu belirlenmişti, bi daha şansımı deniyim bu göz hastanesinde dedim. hani olurda belki yanlış ölçmüşlerdir önceden ve yahut tıp dünyası yemeyip içmeyim korneası ince ama gönlü zengin insancıkları mutlu edecek ilerlemeler kaydetmiştir, hiç olmadı belki kalınlaşmıştır korneacım filan diye umdum. amma velakin avcumu yaladım. üstelik göz bebeklerimi büyüttürdüğümle kaldım, yarasalar gibi kaçacak karanlık delik aradım.
bu arada riskli işlere girdim biraz; son kullanma tarihi 2008 aralık olan iki sağ lensin birini sağ birini sol gözüme takarak (ki iki gözümün numarası arasında oldukça fark var) araba kullandım, sonra araba kullanmıyım diye alanı yaklaşık 5 kat büyümüş göz bebeklerimle öğle güneşinde bisiklete bindim, camlarının kaplaması bozulmuş nuh nebiden kalma eski gözlüklerimle bi kaç saat kitap okudum filan.
bu süreçte artık şunlardan iyice emin oldum. gözlüksüzken yani gözlerim ortamı tam olarak göremeyince, kulaklarım da duymuyo, kafam da çalışmıyo. yani tamamen bloke oluyorum. bu durumda eşref armağan'a bir kez daha şaşırıyorum.
bi de bu gibi acil durumlar için yedekte sağlam bir lens ve/veya gözlük bulundurmalıyım.

3 yorum:

  1. Sabahın köründe ağzım açık okudum. Ahanda bi' ortak nokta daha diye haykırdım hatta birkaç: Efenim bendeniz en köründen miyobum -5! Kusuratını da salladım yazarken:) Ben de gözlüksüzken felç oluyorum hatta duymadığımı söylediğimde annem panik olmuştu kadıncağız "acaba çocuk sağır da dudak mı okuyor?" diye:) Neyse... Ben de lens aldım, salı geçecek elime. Bi' değişiklik yaptım yalnız. Onu da sonra söölerim:) Benim de göz numaralarım ilerliyor dşye çizmemişti memleketim doktorları. Neyse... Cici bi' gün dilerim:)

    YanıtlaSil
  2. valla ortak noktalardan bi tane daha bulduk ama benim göz numaraları seninkine basar şekerim :) miyop 5,75 biri 6,25 biri. üstüne bi de astigmat cilası atınca 1 küsur numara şişe dibi gibi cam ediyo. yüzde 55 inceltilmiş camdan aşağısı kurtarmıyo yani.
    lensi de uzun süre kullanamıyorum artık. bilgisayara uzun süre bakınca kızarma, acıma filan oluyo. hamilelikte de sorun olmuştu biraz. lensi ancak havuza, denize girerken filan kullanıyorum artık.
    ayrıca bi ara ilkokul 2 de gözlük takma hikayemi anlatmak isterim burada.
    cici günler benden.

    YanıtlaSil
  3. 5.25 benim:) yolundan geliyorum;) Seve seve okurum:)

    YanıtlaSil

bu yazıyla ilgili diyecek bi şeyin varsa çekinme buyur, içine atma, hastalık bulursun sonra benden söylemesi: